kazmamurat Son Forum Mesajları

Volkan selam,

Max`te ya da benzeri her programda high poly model yapılır, bir engel yoktur, hatta esas high poly oralarda yapılır, zbrush ve benzeri programlar high poly modelleme araçlarından ziyade dijital heykelcilik mantığında çalışır. (Sculpting) zbrush yeni sürümlerinde enteresan poly modelleme Araçları sunuyor olsa da, temeli sculpting üzerine kuruludur. Günümüzde bu terimler biraz yanlış yerlerde kullanılabiliyor, belki arkadaşın bahsettiği high poly modellemeden kastın bu olması da mümkün. Ama ortada bir terim karmaşası olmuş.

Naci, selam.

Şimdi en baştan başlayalım, sektörde iyi bir yere gelmek istiyorsan iyi iş yapman gerekiyor, bunu da 2 eğitim seti bitirmekten ziyade hedeflediğin projeleri yaparak, yani bir amaçla çalışarak, bu sayede de bol bol tecrübe kazanarak yapabilirsin.

Arkadaşlar low-poly high-poly ilişkisini ve normal map kullanımını kısa kısa anlatmışlar, Huntürk gerekli teknik açıklamayı da yapmış. Şimdi; işin gerçeği şu, eğer eski usül high poly model örmeyi bilen bir adamsan low poly`de zorlanmazsın. Kaldı ki; high poly modelde de esas marifet "amaca uyacak en optimum şekilde" yüzeyleri ve topolojiyi örmek, bunu yaparken doku uv`lerini de en kayıpsız şekilde ayarlayıp, dokularını da aynı şekilde oluşturmak gerekir. "High poly model yapıyorum, kafama göre yüzey sayısına abanayım" diye bir şey profesyonel modellemede yoktur, olmamıştır, olduğunu iddia edenler de sadece henüz tecrübe kazanma aşamasındadır. Bu bağlamda, optimum high poly model yapabilen birisi için low poly gayet kolayca üstesinden gelinebilecek bir şeydir, dikkat etmen ve planlaman gereken esas noktalar yüzey dağılımı ve model uv`leri olmalıdır. Aynı şekilde bu konunun da high poly modelde üstesinden gelebilecek bir kıvamdaysan low poly`de zorlanmazsın. Ancak unutma, hiç bir hazır program, plugin veya tool sana bu uv`leri en doğru şekilde açmana, modeli optimize etmene, retopolojisini düzgün çıkartmana tümüyle yardım etmez, onlar sadece yardımcı olurlar, sen ise yeri gelince günlerce tek tek noktalarla uğraşır, modelini en mükemmel hale sokarsın. Sakın ama sakın, toolların, pluginlerin, programların seni yanıltmasına ve tembelleştirmesine izin verme. Ülkemiz gençlerinin yıllardır çok sık yaptığı bir hatadır maalesef bu.

İyi bir modelci high poly`ye de, low Poly`ye de sonuna kadar hakim olmalıdır, ayrıca ikisinde de uv açmayı iyi bilmeli, özellikle oyun işinde daha iyi bilmelidir.

Diğer taraftan; eğer organik model yapmaktaysan Zbrush ve/veya muadili programlarla güzel güzel modelini yapar, sonra da retopology ve/veya modelin low poly`sini modelleme işlerinden birisine girişebilirsin. Tabi modeline göre öne low poly`sini modelleyip sonra Zbrush işine de girebilirsin, problem yok. Yani işin özü, her projede, her modelde bu iş akış süreci farklılık gösterebilir, gösterecektir ve göstermelidir de. Bir araba ile bir anatomi çalışmasını aynı iş akış süreciyle yaptığını iddia eden kişi ya işi bilmiyordur, ya da çok tecrübesizdir.

3d programların hiçbirisine, özellikle de Zbrush, max, Maya gibi sektör standardı olmuş hiçbir programda vakit kaybetme olarak yaklaşmamaya çalış, hepsi birşey katacaktır sana.

Anladığım kadarıyla henüz modelleme ve devam işlerinin çok başındasın, tavsiyem basit modellerle ve basit projelerle başla, doku hazırlamayı, uv açmayı iyi öğren, topoloji örnekleri incele, hem de bol bol. Ve tüm bunları yaparken 3d işinin en önemli şeyi olan "gözünü geliştir". Anatomi, renk, ışık, her konuda gözünün gelişmesi ve bilginin artması gerekiyor.

Saygıyla.

Bu konuyu geyiğe çevirmemek için kendimi çok ama çok zor tutuyorum. :)

Arkhe, ses ver canım kardeşim. Bir şey demeye karar verdim.

Şşş, çaktırmayın, buralardayım.

Edit: Foto Ekim değil Ağustos ayı. Ekim ayında öyle tarzan gibi dolaşılır mı Cüneyt Ağabeyim...

"Ne Ürkütücü" onun anlamı. anlayana.

Necmi; haha, harikaymış ama elemanın dediği, bir detayı atlamış ama, ondan papatya değil olsa olsa lale olurmuş. hah. Çok güldüm sabah sabah.

Necmi, sonradan pişman olacağın bir sistem yapma derim ben.

Ne olursa olsun yenilere daha anlayışlı yaklaşman gerekli bence, zira benim geçtiğimiz 10 sene içinde burada gördüğüm temel yaklaşım buydu. Kalabalıktan dolayı yönetimin iyice zorlaştığı uzun süredir belli oluyordu zaten, ama yine de başka çözümler de üretebilirsiniz belki.

İnsan evlatlarına beğenmediğiniz işe yorum yapmayın, beğendiğinize de iş nasıl daha da güzel olur sorunsalı açısından yorum yapın hadisesini bir öğretebilsek bir sürü önemli sorun çözülür mü sanki?

Ne yaparsanız yapın bu kadar kalabalık ortamda her zaman troller çıkacaktır, onun için baştan yıkıcı olmayın, yapıcı olmaya çalışın siz yine de.

Ayrıca Arkhe`ye kim yardırmış merak ettim. İhtiyarlayınca sabırtaşı mı oldun aga sen, ben bu zamana kadar kimsenin sana yardırmasına mahal verdiğine denk gelmemiştim. :) Arkhe yapabiliyorsa herkes yapabilir bunu.

Tarih, saat, adres ver aga sen, gerisine karışma. :)

"Sanat yeteneği" olarak baktığınız şeye sahip olduğunu düşündüğünüz insanların yüzde 99`u çok sıkı bir çalışma ile oralara gelmiştir.

Kalan yüzde 1 ise zaten leonardo, michelangelo, dali falan olur ki, onlar bambaşka bir hikaye. Bu konunun özünü oluşturan "yetenek" algısı için fazlasıyla uç örnekler.


Az önce gördüğüm bir söz, denk geldi. "Aslında herkes dahi olabilir. Ancak bir balığın yeteneğini ağaca çıkması ile ölçerseniz hayatı boyunca kendisinin aptal olduğunu düşünecektir."

Yatkın olduğunuz işi bulun ve çok çalışın. Mutlaka birileri size yetenekli diyecektir.

Thomas Edison;

"Genius is 1 percent inspiration and 99 percent perspiration"

Alın teri olmadan yeteneğin anlamı sıfır, ama yeterince ter dökerseniz bir yerlere ulaşırsınız.

Mesela Arkhe acayip yetenekli bi heriftir. Aynı zamanda acayip de çalışmıştır.

Can Tuncer, Ensar Yanar, Alper Sarıkaya isimlerini bir aramanı tavsiye ederim.

Ozan, anladığım kadarıyla arkadaş burada dışarıdan ders vermek için birisini aramıyor, üniversitede okutman kadrosuna girecek birisini arıyor. Ales şartı olmadan ya da ilgili bölümlerden mezun olunmadan devlete bağlı bir üniversite böyle bir kadro açamaz maalesef.

Ayrıca ben ales in saçma olduğunu düşünmüyorum, ortalıkta öyle baltazarlar geziniyor ki, ufak da olsa bir kafa çalıştırma sınavının eleği gerekiyor.

Kimse kusura da bakmasın ama Alesten 70 alamayan birisinin üniversitede öğretim görevlisi olmakla uzaktan yakından da ilgisi olmasın bi zahmet.

Bence gayet güzel bir şey bu, umarım iş bilen ve öğretici yönü güçlü birisini bulabilirler.

Ergin Bey, Ales 100 üzerinden değerlendiriliyor, eski Les gibi 80 üzerinden değil. Bu şartlarda da 70 uçuk bir puan değil.

Okutman olarak girilip akademik kariyer yüksek lisans - doktora ile geliştirilebilir ki ilgili bölümlerden mezunlar için gayet güzel bir fırsat.

Ayrıca üniversitelerimizin bu işe bu kadar geç uyanmasına da gıcık oluyorum.

saygılar.

Geç gördüm,

Abimsin...

Bu testleri yaparken milyon yüzeyli objelerin mesh ya da poly`ye convert edilmiş olması ve edged face olması daha mantıklı sonuçlar verebilir diye düşünüyorum. Zira ekran kartlarında realtime`da nokta çizmek esas performansı gösteren şeydir. Turbosmooth gibi şeyler son derece yanıltıcı olabilir. Ayrıca arkadaşların dediği orbit durumu vs. çok önemli elbette. Açıkçası bahsettiğim şartlarda da bir kaç performans testi görmek isterim.

levent, son teklifinle beni ayartmış bulundun.

bu aralar haddinden fazla yoğunuz ama avmlerden uzak ortamlara akma ihtimalim olabilir, olacaktır. :)

cüneyt abim, özkan kardeşim falan derken yıllardır görüşemediğimiz insanlar da toplanıverir sanki.

hoşgeldin hocam.

evi nerede tuttunuz? düzgün bir yer bulabildiniz mi bari?

diskoda dansa ben de katılmadan durabileceğimi sanmıyorum,

sence içimizde birer travolta var mıdır arkhe paşam?

heh.

başınız sağolsun hocam, çok üzüldük. alah sabır versin. bir ihtiyacınız olur ise buralardayız.

Yaktın beynimi. :)

Ticari olsun olmasın, marka sahibi firmayla iletişime geçmeniz ve en kötü ihtimal ile yazılı bir izin almanız gerekiyor. Zira bunu yapmazsanız çıkacak ürüne göre marka sahibi ileride hak iddia edebilir, size hukuki yaptırımlarda bulunma hakkı saklı kalır.

Ha, bu arada Altuğ ağabey cgtalk örneklemesi yapmış gibi bir izlenim olmuş yazdığımda, ona olan göndermem mimari çalışmalar ve anasayfa konusunda yazdıkları içindi. Yanlış anlaşılmalara mahal vermeyelim.

saygıyla.

Necmi, selam.

Fazla vaktim yok şu an, ama şöyle bir şey demek isterim.

Tr3d gidiş yönünü uzun bir zaman önce kendi kendine belirledi aslında, bu isteyerek olan bir hadise değil, kendiliğinden oluşan "insana bağlı" şartlarla oluştu. Şu aşamada Tr3d`yi bir cgtalk yapamazsınız, yapamayız, bunun için denenecek hiç birşey yeterli gelmeyecektir. Altuğ ağabeyimizin dediği bir çok şeye katılmakla beraber bu noktada ona katılmıyorum. Gerçekçi olmak gerekiyor, Tr3d hazırdaki üye yelpazesiyle bir cgtalk olamaz, ama bir evermotion olma yolunda ilerleyebilir. Öncelikle sitenin ve forumun yoğunlaşması gereken nokta, -açıkçası benim gibi mimari alanla ilgisi olmayan bir çok kişinin içini acıtabilecek kıvamda da olsa- bu olmalıdır diye düşünüyorum.

Necmi, şakayla karışık Sadri Alışık derken, 10 sene geçmiş, 10 senedir hiç olmadı haftada en az bir kaç sefer buraya bakmışlığım var, bir sürü arkadaş edindim ve zaman zaman "o eski güzel günler" diyenlerdenim elbette. Ama değişen zaman, değişen şartlar. Tr3d`nin hedef kitlesi ilk günlerinden itibaren daha ziyade piyasaya mimari işler yapanlar oldu. Örneğin; ne bileyim, hiçbir zaman iyi bir karakter animatör görmedim mesela ben burada, zira siteye girip bakan adam onca piyasa işini görünce ne işim var benim burada diyerek uzaklaşmıştır.

Onun için de demem odur ki, nasıl bir tasarım, nasıl bir sistem olursa olsun artık Tr3d hedeflerini ve mottosunu net bir şekilde yazmalıdır. Baştada dediğim gibi, maalesef bir cgtalk olmaz burası, ama bir evermotion? Neden olmasın.

Bunun yanında, insan faktörü hangi kurallarla adam edilir, hiçbir fikrim yok, gerçekten doğru bir fikre sahip olan da yoktur. Ancak bunun yolu, yani saygının yolu, biraz da üyelerin birbirleriyle sosyalleşmesinden ve kaynaşmasından geçiyor sanki. Mesela Ozan diğer tarafta bir "avatar savaşları" örneği vermişti. Böyle küçük sanal etkinlikler bile insanların samimiyetini arttıran hadiseler.

Hani bizler zamanında ağır tartışmalar yapa yapa insanlarla kaynaştık, onları bugün yapmaya kalksak sitede üye kalmaz. Tabi ki öyle sosyalleşmeden bahsetmiyorum. :)

İnsanların birbirleriyle kaynaşması ve birbirlerini daha iyi tanımaları, karşısındakine birşeyler yazarken beraberinde daha fazla düşünüp kelimeleri daha dikkatli seçmeyi de getiriyor. Ülkem insanı yabancılara kaba olduğu kadar bildiklerine, tanıdıklarına da kibardır zira.

Velhasıl kelam, geçtiğimiz 10 sene içinde yeni jenerasyonun daha bir zonta yetiştiğini, aldıkları popüler kültürde zontalığın filmlerden dizilere kadar yüceltildiğini düşünürsek gençlerin bu yangın haline çok da şaşırmıyorum. Çocukluğunu 80lerde geçirmiş bizler zontanın beyefendi olmaya çalıştığı bir popüler kültür dönemine düştük, şimdikiler ise maalesef beyefendinin zonta olmaya çalıştığı bir popüler kültür dönemine denk geldiler.

Saygılar, sevgiler.

karıştırıyorsun hocam sen, bi cem vardı bir zamanlar, onunla karışmış sanırım frekans.

garyovasan; karıştırıyor olmayasın, ben hep organik çalıştım aslında. :)

Herkese merhaba,

Arkadaşlar, bu konuyu, ben bunu yaptım, ben şunu yaptımla bir yere vardırmaya çalışmanızı çok da yerinde görmüyorum, ama bunu da heyecanınıza ve oyun tutkunuza veriyorum.

Bir ağabeyiniz olarak ve oyun yapımı işiyle profesyonel olarak uğraşan birisi olarak size bir kaç tavsiye vermek isterim.

Oyun yapımında olsun, animasyon filminde olsun, ya da bambaşka bir iş de olabilir, hiç farketmez, önceliğiniz elinizdeki imkanları iyi ölçmek ve elinizdeki işgücüyle hedeflediğiniz sürede nasıl bir şey çıkartabileceğinizi iyi tartmak olmalıdır. Örneğin; 7dx teki çalışmanız olan "3d araba yarışı" teması aslında başlangıç için fazlaca iddialı bir şeydi. Bu proje, ekibinizin 3 veya 4. projesi olsaydı, o zamana kadar olan tecrübenizin yardımıyla inanın 2-3 gömlek üstte birşey çıkabilirdi. Tecrübe her işte olduğu gibi bunda da çok önemli ve tecrübeyi doğru bir gelişimle en iyi şekilde arttırmak doğru seçimlerle ilgili.

Varolanın vaktinizi ve kaynaklarınızı kısa sürede bitirebileceğiniz daha basit projelerle çalışmaya başlama seçeneğiniz de mevcut. Bu konunun açılma sebebi olan "karakter modelleme" gerektiren bir şeyler yerine daha basit, daha küçük ölçekli ve gameplayin ön plana çıktığı bağımsız projeler üzerinden de yürüme imkanınız var. (Elbette aradığınız kalitede model ve animasyon üretecek arkadaşlar bulamaz iseniz) Bağımsız oyun yapımcılarının son derece başarılı küçük oyunları mevcuttur, interneti biraz araştırırsanız çok güzel ve eğlenceli örneklere ulaşabilirsiniz. Bu tarz projeler sizi game design konusunda geliştireceği gibi zamanla gameplay, UI design, oyun dengeleri vs. gibi konularda da yavaş yavaş tecrübenizin artmasını sağlayacaktır. Üstelik elinizdeki projeleri gerçekten "bitmiş" bir şekilde finalize etmeniz daha kolay olacak ve vaktinizi uğraştığınız şeyi daha da güzelleştirmeye harcayabileceksiniz. Küçük ya da basit oyunları sakın hakir görmeyin, zira değişen trendler artık insanların 10-15 dakikalık boş zamanlarında eğlenebileceği küçük oyunların da müthiş paralar kazanabileceğini, müthiş satış rakamlarına ulaşabileceğini gösteriyor. (Örneğin angry birds 30 milyon satış rakamına ulaşmış bir oyun) Orijinal bir fikir, güzel bir dizayn ve projenin çapına göre yapacağınız grafiklerle bitmiş bir ürün çıkartmak ilk etapta büyük paralar kazandırmasa bile daha büyük projeler için size bir basamak olabilir.

Aynı şekilde, mod yapımcılığını ya da browser oyunu üretmeyi de küçük görmemek gerekli. Zira hangi projeyle uğraşırsanız uğraşın size tecrübe getirisi olacaktır. En önemlisi, elinizdeki projeyi şartlar ve kaynaklar dahilinde en iyi şekilde finalize edebilmek.

İşe başlarken en önemli şey iyi bir planlama ve planınıza uygun olarak işleri zamanında bitirebilmek olmalıdır. Zaten bunu bir şekilde başarabiliyorsanız iyi kötü profesyonelliğe yaklaşmışsınız demektir.

Amatör ya da yarı amatör ve küçük ölçekli bir ekiple bir God of War, bir Starcraft, bir Modern Warfare yapmak mümkün değil. Ama bu seviyede projeler üretebilmek için basamak basamak ilerleyebileceğiniz şeyler yapabilmek mümkün. Zaten sizler de durumun bu olduğunun iyi kötü farkındasınızdır.

Tümüyle örnek olarak söylüyorum; kötü bir karakter modeli kullanmaktansa iyi bir araba modeli kullanmak, kötü 3d görüntü yerine iyi 2d görüntü kullanmak daha yerindedir, bunu sakın unutmayın. Kaynaklarınızı ve projenin işgücünü iyi tartın, iyi hesaplayın, projenizi buna göre dizayn edin. Ekip, kaynak ve iş kaltesi anlamında yeterli seviyeye geldiğinizi hissettiğinizde ise artık aklınızdaki fikri bu değişkenlere bağımlı kalmadan uygulamaya geçirme özgürlüğüne ulaşmışsınızdır.

herkese iyi çalışmalar,

saygıyla.

e şimdiden hoşgeldin hocam madem, güzel bir buluşma farz olacak.