Genel Konular : Bir Hikayem Var
Bir dağın tepesinde bozuk ve çok büyük bir mikrodalga fırında 3 tavuk ve bir kene yaşıyormuş, tavukların 3 ayağı varmış ve üçüncü ayakları kafalarının tepesindeymiş. Tavukların en zevk aldığı şey boks yapmakmış ve boks`u onlara hizmetçileri kene öğretmiş. Diğer tarafta da değişik planları olan bağırsak kurdu ve yardımcısı keçi boku varmış. Bağırsak kurdunun tek amacı dünyadaki bütün tuvaletleri yok ederek insanların tuvaletlerini dışarıya yapmalarını sağlamak ve dünyayı metan gazına boğarak bir kibritle havaya uçurmak.
Çok saçma ve salakça bir hikaye değil mi. Ama birde başkasının yazdığı diğer salakça hikaye var anlatayım hemen
4 tane kaplumbağa ve 1 tane fare varmış bunlar kanalizasyonda yaşıyormuş. Fare bu kaplumbağaların ustasıymış ve ninjalığı onlara öğretmiş. Kaplumbağalar pizza yemesini çok seviyormuş, 4 kaplumbağanın ismide eskiden yaşamış ünlü ressamların isimleriymiş. Birde bunların düşmanı "beyin" varmış, yardımcıları da domuzlarmış. Amacı dünyayı ele geçirmekmiş.
Bu hikaye benim hikayeden daha da saçma, düşünsenize 4 tane ninja olan,pizza seven, çok iyi dövüşebilen kaplumbağa, üstelik ustaları da bir fare ve düşmanları da bir insan beyni. Kim ne yapsın bunları, hiçkimsenin ilgisini çekmeyecek boş iş.
Ama öyle değil işte 1984 yılında Kevin Eastman ve Peter Laird isminde iki çizgi roman yazarı bir beyin fırtınası yaparak bu TMNT yi yaratıyorlar ve günümüze kadar bu hale geliyor.
Sonuç olarak insanların hayal dünyasını bir adım öteye taşıyor ve amerikaya sinema sektörü aracılığıyla tonla para kazandırıyor birçok insan bunun sayesinde karnını doyuruyor. Bukadar abuk bir hikayeden zenginliğe doğru.
Türkiye ye dönecek olursak bu işler hala çocukça ve boş iş olarak görülüyor, tam birşeyler filizlenir gibi oluyor hemen alaylar, küçük düşürmeler başlıyor hep bir ağızdan. Muhtemelen ilk paragrafta yazdığım hikayeye de bu gözle baktınız çoğunuz halada öyle bakıyorsunuzdur eminim. Bu hikayeyi ve karakterleri 5 dk salladım.
Yazıyı yazmamdaki amacım farkı görebilmek, biraz tartışmak, fikir alışverişi yapmak ve ileriye dönük neler yapılabileceğini konuşmak.
- Offline
- Erkek
Güzel başlık,
(şu konudaki son mesajımdan ötürü ilgimi çekti http://www.tr3d.com/forum/oku/genel/inanilmaz-orumcek-adam-sakin-gitmeyin/ ninja tosbağalar 2014 filmi 13+ olarak vizyona girdi...)
Çizgi roman kısmına bakarsak,
Kaplumbağaların pizza sevmesi kasıtlı konulmuş bir parametre, sponsor olarak seçilecek bir pizza firması takla atarak gelecektir. Gerçi ona da gerek kalmadı süpermeni bile öldürecek şekilde hızlı yükseldi tosbağalar. Ayıca sen o hikayeyi detaylı oku fare ustaları değildi, ailesi ölmüş bir ninja ustası fare genleri ile mutasyon geçiriyor. kaplumbağalarda insan genleri ile mutasyon geçiriyor. En çok dokunduğu canlının kılığına dönüşüyor. neyse;
Bizde olmaz diye birşey yok, en büyük problem piyasa beklentisi olmayan amatörlerin birşeyler yapmaya çalışırken ufukta sarı renkli bir ışıltı aramak yerine gençlik heveslerinin herşeyi başaracağını zannetmeleri oluyor, tıpkı aşk herşeye yeter diyerek sevişen iki liseli gibi. Ufukta kara bulutlar görününce de "nerde hata yaptık lan" diye birbirlerine bakıyorlar. ve her zamanki gibi çok parası olan firmaların yöneticilerini suçluyorlar. zenginin parası ve züğürdün çenesi konusu.
Gençler için yapacak (şimdilik) bir çözüm yok. Fakat bollywood filmlerini tüm dünyaya izletebiliyorsa(!) neden olmasın, diye aklımızın köşesinde küçük bir ışık yanıyor. Neden olmasın, olur ama olmaz, çünkü dünya noodle yemiyor, dünyaya noodle satmaya kalkarsan aç kalırsın ve kendi noodle makarnanı yemek zorunda kalırsın. mide spazmı ve acı son.
Bizim için bir çıkış noktası var, fakat hikayenin güzelliğinden önce insanları tanımak gerekiyor. insanlar ne yiyor, insanlar neler için para harcıyor. bu kısmı es geçmediğiniz sürece herkes için umut vardır.
Senin hikayeye gelirsek;
keçi boku canlı olmadığı için teknik hata var, onun yerine belki bok böceği konulabilir. Üzerinde oturduğu koca bir bok dağı evi tüm ganimeti olabilir. Bağırsak kurdunun amacı güzel, en azından komik. Yemek olarak yakındaki bir karavandan cips veya hamburgerleri araklıyor olurlarsa hikaye akışı kurulabilir. Tavuklar esas kahraman ise tiplerini biraz düzeltmek lazım. kafasında ayak olması ilgi çekici olmaz, garip mutasyon geçirenler genelde kötü karakterler olur.
- Offline
- Erkek
Hocam konuyu sabite aldığın için teşekkür ederim öncelikle,
Bence bizim ülkenin bu alanlarda başarı sağlaması için mantıklı-mantıksız, kaliteli-kalitesiz, abidik-kubidik birsürü fikir,hikaye,tasarım,müzik üretmesi gerekiyor, sonra doğal olarak içlerinden sevilenler otomatikman yükselecek ve başarı kendiliğinden gelecektir. Ama bizim düşüncemiz 1 tane bişey üretelim başarıyı yakalayalım, böyle olmuyormuş işte.
Hocam sen kaşındın, demek mantıklı bir kılıf hikaye istiyorsun keçi boku için, al bakalım :)
bizim kötü bağırsak kurdu radyoaktif bir bitki üretmiş ve bunu keçilere yedirmiş, bitki sayesinde keçiboku içindeki mikroorganizmalar havayla temas edince bölünerek çoğalmaya başlamış ve keçibokunun el ve ayaklarını oluşturmuşlar ayrıca bir beyin de oluşturmuşlar. :D
- Offline
- Erkek
İlhan bey konuya farklı bir açıdan bakmışsınız.Okuyunca zihnim açıldı gerçekten ve sizin hikayenizle kıyaslama yapınca konuyu daha iyi kavradım.Yabancılar buna benzer birçok şeyi empoze etmeyi çok iyi biliyorlar, biz farkında bile olmadan.
- Offline
Öncelikle Çizgifilm sektörünün içinde birisi olarak şunu söylemek isterim. Türkiyenin yicek onlarca fırın ekmek davası filan yok kardeşim.Sonsuza dek dünyanın sıralamasına bile giremeyecez Elin amerikalısı tonlarca fon ayırmış arge yapmış 45 yıllarında biz halen savaş yaralarını sararken onlar bugs bunny cekiyordu, tutupta eskiz çizimlerini iki boyutlu animasyonu nasıl yapacan türkiyede senaristin sokak dizilerine yönelmişken. Trt nin yayımladığı trafik ile ilgili tavşan ve kaplumbağasını hatırlarsınız belkide yapılmış ilk türk animesiydi. Ama gariptir ki burdaki farklı bi ayrıntı vardı. O bayıla bayıla izlediğiniz CARS (arabalar) filmindeki kaşı gözü ayrı oynayan araba konseptini ilk kağıda döken insan Türktü. Ama ne yazıkki beyin göçü adı altında amerikada hizmet veren bi türk! Lafın özü Ben bi çok çizgifilm için karakter canlandırdım bizimkilerin karakterlerinde Sabun rigleride sabun feleği de sabun fistanı da sabun Sabun oğlu sabun abii bizden elini yıkasın dünya! o kadar net konuşuyorum
saygılar...
- Offline
- Erkek
Konuyu okuyunca geçenlerde faceden paylaştığım bir video aklıma geldi.
Bu videonun adı şuydu : Sir Ken Robinson: Okul Yaratıcılığı Öldürüyor Mu?
Peki konuyla ne alakası var diyecek olursanız.
Türkiye de bu sektörün ilerlemesi için bu işle uğraşan insanların yani benzer
özellikleri olan, benzer hayal gücüne sahip kişilerin bir araya gelmesi lazım ( Böylelikle rahat rahat saçmalayabilelim :)
aynı bu videodaki dansçı kızın hikayesi gibi
- Offline
- Erkek
nuri gökdeniz bu bahsettiğin konular, karamsar düşünceler,türk insanının yapısı,yaratıcılığı falan bu forumda defalarca konuşuldu ve kendimizi aşağılık görerek hiçbiryere varılmadığı, hiçbir fayda sağlanmadığı anlaşıldı, anlaşılıyor. artık bu tür söylemleri bırakalım lütfen.
teşekkürler irfan bey, evet yabancılar hayal satmayı çok iyi biliyor, bizde yapabiliriz umarım
- Offline
- Erkek
Hocam beni yanlış anladın galiba
Amerika Birleşik devletleri hollywood a yaklaşık 30 yıl boyunca fon bağışladı 30 yıl hiç bir halt yapılamamasına rağmen argeye verilen desteğe değiniyorum anlatamıyorum galiba
Sen tübitakın böyle bir güzellik yapabileceğine inanabiliyomusun. :D
yaparsa da zaten yaptığının ertesi günü kıyamet kopar :D
- Offline
- Erkek
80 lerin sonu 90 lı yılların başı orta okula neyim yeni başlamışım resim çizmeyi acayip seviyorum. defterlerimin kenarlarında Conan, rom, tenten, örümcek adam, süpermen vs. vs. çiziyorum ha öyle ahım şahım değil ama çizmeye çalışıyorum, derslerimde fena değil bir matamatik öğretmeni var kodum mu oturtan bi tip destekli vurur tokatı yakalandım buna "ne lan bunlar it" deyip iki tokat aşk etti, benim resimleri memleket meselesi yapıp müdüre kadar çıktı velimi çağırtı (amcam geldiydi sağolsun babam gelse okuldan alırdı) amcam "oğlum liseyi bitirene kadar çizme bişey sonra canın ne isterse onu yaparsın dedi" lisede sırf adında ressamlık geçiyor diye makina ressamlığını seçtim. sonra üniversiteye gidene kadar resim çizmeyi bıraktım ya ya bu da böyle bir anımdır.
son sözüm ise hububat fiyatları.
- Offline
- Erkek
ilhan , düello istiyorsun anlaşılan. Kendi çapında yapımcıyım. ne yapımcısı dersen oyun yapıyoruz. Bu hikayeyi akışına uydurrusak mobil oyununu yaparım ve bir milyon kişiye oynatırım. Elini görüyorum ve yükseltiyorum.
keçi bokunu ille de olaya dahil edeceksin. Meğerse bağırsak kurdu bir bilim adamının vücudunda part time çalışıyormuş. Peki bu kurt kendine minion ordusu olarak boktan bir ekip kuruyorsa ne olur...
bence harika olur. öldürlebilecek binlerce kötü bok. Ayrıca beyin olmasına gerek yok, zombi gibi efendileri ne derse onu yaparlar.
Peki tavuklar için çözümün var mı ?
- Offline
- Erkek